Kifoz, halk arasında kamburluk olarak bilinen bir omurga hastalığıdır. Bu durum, omurganın öne doğru eğilmesi olarak tanımlanabilir ve genellikle sırt bölgesinde görülür. Hastaya yan profilden bakıldığında, başın gövdeye göre daha önde olduğu gözlemlenir. Sırt bölgesine yandan bakıldığında ise belirgin bir çıkıntı fark edilir. Bazı kifoz hastalarında bel çukurunda artma görülebilir, ancak bu tür belirtiler birçok hastada kıyafet üzerinden fark edilmeyebilir. Kifozun Nedenleri Kifoz, doğuştan veya sonradan gelişen çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Omurganın 50-55 derece öne doğru eğilmiş olması, kifoz tanısının konulabilmesi için yeterlidir. Kifozun nedenleri arasında şunlar bulunur:
Erken Yaşta Kifoz Kifoz nadir durumlarda anne karnında gelişim gösteren bebeklerde de görülebilir. Özellikle gebeliğin ilk üç ayında, bebeğin omurga büyümesi sırasında oluşum gösterebilir. Bazı nedenlere bağlı olarak omurgaların deforme olması, kamburluk yani kifoz başlangıcına yol açabilir. Bebeklerde Kifoz Belirtileri
Bebeklerde bu tür belirtiler fark edildiğinde, vakit kaybetmeden bir doktora başvurulmalıdır. Erken dönemde teşhis edilen ve gerekli tedavi başlanan kifoz hastalığında, hastalığın seyri önlenebilir. Uygun tedavi yöntemleriyle omurga eğriliği düzeltilmeye çalışılır. Kifoz hastalığında erken tanı ve tedavi oldukça önemlidir. Erken dönemde oluşan kifoz için en etkili tedavi yöntemi cerrahidir. Ameliyat sayesinde hastada oluşan omurga eğriliği normal boyutlara getirilebilir. Bebeklerde kifoz ameliyatı için 1 yaşını beklemek gerekir. 1 yaşını aşan bebeklerde kifoz ameliyatı yapılabilir. Yetişkinlerde Kifoz Doğuştan var olan eğriliğin yıllar içinde ilerlemesiyle yetişkinlerde kifoz görülebilir. Erken dönemlerde fark edilen ve tedavisi yapılmayan kamburluk derecesi, yıllar içinde daha çok eğrilebilir. Yetişkinlerde görülen kifoz üç farklı tedavi yöntemiyle tedavi edilebilir. Kifoz derecesine göre doktor uygun tedavi yöntemine karar verir. Kifoz tedavi yöntemleri fizik tedavi, kifoz için korse ve kifoz ameliyatını içerir. Tercih edilecek tedavi yöntemi hastalığın derecesine bağlı olarak değişir. Kifoz 50-55 derece arasındaysa fizik tedavi, 55-70 derece arasında ise kifoz korsesi, 70 derece üzerinde olan kifoz içinse cerrahi uygulanır. Derece, doktorun yapmış olduğu ayrıntılı muayene ile belirlenir. Kifoz Ameliyatı Nasıl Yapılır? Kifoz ameliyatında omurgada var olan eğrilik, ense kökünden başlayarak bel kıvrımı altına kadar birbiriyle birleştirilir. Birleştirilen omurgalar blok olacak şekilde düzenlenir. Bu yöntemle uygulanan düzeltmenin kalıcılığı sağlanır. Ufak çocuklarda tüm omurgalar iç içe geçecek şekilde iki farklı çubuk kullanılır. Çocuklar gelişimini tamamlayana kadar 6 ay arayla bölgeye yerleştirilen çubuklar uzatılır. Ameliyattan sonra hasta bir gün yoğun bakımda tutulur. Bir gün sonra normal servise alınır ve bölgeye her gün düzenli olarak pansuman yapılır. Ameliyat sonrası hastanın ağrılarını gidermek için ağrı kesici verilir. Hap ve enjeksiyonla ağrılar kontrol altına alınır. Hasta beş gün hastanede gözetim altında tutulduktan sonra taburcu edilir. Dikişlerin alınması 20 günü bulabilir. Bu süre içinde bölgenin suya temas etmemesi gerekir. Dikişlerin alınmasını takip eden bir hafta sonunda hasta banyo yapabilir. |
.jpg "Omurga Anatomisi Türleri ve Özellikleri")
Irmak Merve
13 Temmuz 2024 CumartesiKifoz ameliyatından sonra dikişlerin alınması 20 gün sürerken, bu süre boyunca bölgenin suya temas etmemesi gerektiğini öğrendim. Sizce bu süreçte dikişlerin enfeksiyon kapmaması için nelere dikkat etmek gerekiyor?
Cevap yazAdmin
13 Temmuz 2024 CumartesiIrmak Merve, merhaba. Kifoz ameliyatı sonrası dikişlerin enfeksiyon kapmaması için dikkat edilmesi gereken birkaç önemli nokta var. Öncelikle, bölgenin temiz ve kuru tutulması çok önemlidir. Dikişlerin bulunduğu bölgeyi suya temas ettirmemek, enfeksiyon riskini azaltmak adına kritik bir adımdır. Ayrıca, doktorunuzun önerdiği antiseptik solüsyonları kullanarak bölgeyi temizleyebilirsiniz.
Bunun yanı sıra, dikişlere baskı yapmaktan ve sıkı giysiler giymekten kaçınmalısın. Bu, dikişlerin zarar görmesini veya tahriş olmasını önler. Ellerinizi dikişlere dokunmadan önce mutlaka yıkayın, bu da enfeksiyon riskini azaltacaktır. Dikişlerinizde olağandışı bir kızarma, şişme veya akıntı fark ederseniz, hemen doktorunuza başvurmanız gerekir.
Son olarak, doktorunuzun verdiği ilaçları ve kremleri düzenli olarak kullanmak, iyileşme sürecini hızlandırabilir ve enfeksiyon riskini minimuma indirebilir. Geçmiş olsun, umarım sorunsuz bir iyileşme süreci yaşarsın.